Translation of "knife mill" to Turkish language:
Dictionary English-Turkish
Ads
Examples (External sources, not reviewed)
Mill. | Mill. |
Shell Mill | Kabuk değirmen |
Old mill. | Değirmen. |
I mean any knife.... knife.... knife.... | Yani herhangi bir bıçağın demek istiyorum. Bir ekmek bıçağını...bir çakıyı... |
Muscari racemosum Mill. | Muscari racemosum Mill., syn. |
like Mill would? | Mill'in yapacağı gibi? |
Trouble at mill. | Değirmende sorun var. |
Burn the mill! | Değirmeni yakın! |
In that mill. | Şu değirmende. |
This mill business. | Fabrikada olanlar yüzünden. |
The knife! The knife! | Bıçak! |
Thank you steel mill. | teşekkürler sanayileşme. |
A mill, among peasants? | Değirmen mi? |
Give up the mill? | Değirmeni bırakmak mı? |
Knife! | Bıçak çıktı! |
KNIFE! | Bıçak! |
Rumour Mill No Celtic disharmony | Dedikodu Kazanı Celtic'de uyumsuzluk yok |
End Mill and Spot Drill | Sonunda değirmen ve nokta matkap |
Oh, piss off, bush mill. | Oh, kızdırma beni, çalı değirmeni. |
It's a mill near Leyden. | Leyden yakınlarında bir değirmen. |
He's been through the mill. | Feleğin çemberinden geçmiş biri. |
An accident at the mill? | Değirmende kaza mı oldu? |
That's not a knife. THIS is a knife. | O bir bıçak değildir, BU bir bıçaktır. |
This knife like the knife which killed Gavin. | Bu bıçak, Gavin'i öldüren bıçağın aynısı. |
Wrist... knife... | Bilek. Bıçak. |
My knife. | Bıçağımı. |
A knife? | Bıçaklanmış mı? |
He works at the steel mill. | O, çelik fabrikasında çalışmaktadır. |
Genetic diversity of Annona cherimola Mill. | Genetic diversity of Annona cherimola Mill. |
Check out the Diploma Mill Police. | Diploma Mill Police i kontrol edin. |
The circular mill is the downside. | Kötü yani ise karınca çemberi. |
How about half a mill Canadian? | Yarım milyon Kanada doları olur mu? |
I'm going out to the mill. | Fabrikaya, seni alâkadar etmeyen bir iş yani. |
It's the cat from the mill. | Şu değirmendeki lanet kedi. |
The diploma mill of Hoosier State? | Hoosier Devlet okulu mu? |
The fellows who raided the mill. | Fabrikaya saldıran arkadaşların. |
It's all grist for its magic mill. | Onun sihirli tesisi için tüm kazanç bu. |
You could get two mill Canadian, easy. | Kolayca 2 milyon Kanada doları elde edersin. |
There's your new mill hands, Mrs. Kennedy. | Yeni işçilerimiz, Bay Kennedy. |
I was just going to the mill. | Ben de tam değirmene gidiyordum. |
Nice piece of weatherboarding, that water mill. | Su değirmeninin siper tahtasında ince işçilik var. |
Is he still down near the mill? | Hala fabrikanın yakınlarında mı? |
Drop the knife! | Bıçağını bırak! |
There's no knife. | Hiç bıçak yok. |
Where's the knife? | Bıçak nerede? |
Related searches: Knife Mill - Knife - Utility Knife - Paring Knife - Carving Knife - Knife Edge - Chef Knife - Palette Knife - Air Knife - Putty Knife -